5 Şubat 2015 Perşembe

Bir Kerametini Görseydik

 Denizli evliyasından Hasan Feyzi Efendi her veli gibi keramet göstermekten kaçınırdı. Ancak bu, zihnine takılırdı talebenin.
 Bir sabah ders başladığında, çocukların zihninde yine aynı şey vardı: Keramet.
 “Hocamız neden keramet göstermiyor? Ah bir kerametini görseydik” diyorlardı.
 Bu, malum oldu büyük zata. Dersi kesip:
 - Biz, şu günahkar halimizle yerin dibine müstahakız. Ama bakın, buna rağmen yer üstündeyiz. İşte size keramet, buyurdu.
 Ve sordu onlara:
 - En büyük keramet nedir, biliyor musunuz?
 - Bilmiyoruz efendim, dediler.
 - En büyük keramet, istikamettir, buyurdu.
 - İstikamet nedir, dediler.

 - İstikamet, doğru yolda yürümekte sebat etmektir. İslam’dan kıl kadar ayrılan kimsede bir harikulade hal görürseniz, kıymet vermeyin. Çünkü o, keramet değil, istidraçtır, buyurdu.
 - İstidraç nedir, dediklerinde:
 - Kafirlerde ve günahkarlarda görülen fevkalade hallerdir, buyurdu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder