Akıl da bu evrenin bir yaratıcısının bulunduğuna delalet eder. Bu koskoca evreni, içindeki küçük büyük, canlı cansız, dilli dilsiz, akıllı akılsız, değerli değersiz bütün varlıkları tek bir "yasa" düzenlemektedir. Bu yasa, hem atomu, hem saman yolunu düzenlemektedir. O kadar ki, fen bilgim atoma baktığında; yapısında güneş sisteminin yapısına benzer, farklı olmayan bir yapıyla karşılaşır. Bütün yaratıklarda çiftlik esastır. Eskiden insanlar bunu, insan ve hayvanda erkeklik ve dişilik olarak tanımlıyorlardı. Hurma gibi bazı bitkiler için de, aynı mülahazayı yaptılar. Daha sonra bilim, bütün bitkilerde erkeklik ve dişiliğin bulunduğunu keşfetti. Hatta elektrik gibi bazı cansız maddelerde de çiftliği eksi artı şeklinde buldular. Bütün evrensel yapının özü olan
atom çekirdekle birlikte, bir eksi ve bir artı yükten oluşur. Bu yeni bilimsel buluş, ondört asır önce Kur'an'ın getirdiği şu hakikati tasdik etmekten ibarettir: "Yerin yetiştirdiklerinden, kendilerinden ve daha bilmediklerinden çift çift yaratan Allah münezzehtir." (Yasin,36.)
"İbret alasınız diye her şeyi çift çift yarattık. "(Zariyat, 49.)Bu "her şey" genellemesi, mecaz ve çoğunluk değil, hakikattir.
Bu evrenin birliğinin delillerinden biri de onun parçaları ve bölümleri arasındaki yardımlaşma, düzen ve ahenktir. Her bir parça diğer parçalara çarpmaksızın, seyrine engel olmaksızın kendi görevini yerine getirmektedir. Bununla da kalmayıp, ihtiyaç içinde olana yardım elini uzatmakta, kendisinde yoksa başkasından almaktadır. Hayvanlar alemi ile bitkiler alemi arasındaki ilişkide bunu açıkça görmekteyiz. Onlar kendi aralarında, hayatlarını devam ettirmek için solunum konusunda bir anlaşma mı yaptılar? Yoksa, bu iki alem arasındaki ilişkiyi bu şekilde düzenleyen biri mi var?
Güneş ile ay arasındaki ilişkiyi düzenleyen kimdir? Dünya ile ayınkini, ay ile güneşinkini, güneş sistemindeki yıldızların birbiriyle olan ilişkilerini, şu koskoca gezegenimizdeki milyonlarca yıldız kümesinin güneş sistemiyle ilişkisini düzenleyen kimdir? Gezegenimizle, diğer milyonlarca gezegen arasındaki düzeni sağlayan kimdir? Öyle ki, çatışmayıp, yardımlaşmaktadırlar. Bütün bunlar, bir hesap ve ölçüye göre değil midir? "Güneş ve ayın hareketleri bir hesaba göredir. Bitkiler ve ağaçlar onun buyruğuna boyun eğerler. O, göğü yükseltmiştir, tartıyı koymuştur. Artık tartıda tecavüz etmeyin. "(Rahman, 5-8).
"Aya erişmek güneşe düşmez. Gece de gündüzü geçemez. Her biri bir yörüngede seyrederler.(Yasin, 40)
Şüphesiz ki evrende, hem göz ile hem de basiret ile görülen bu birlik, hem Yaratıcının varlığının hem de O'nun birliğinin net bir delilidir. Eğer bu evrenin birden fazla yaratıcısı bulunsaydı, nizam bozulur, ölçüsü değişirdi. Her yaratıcının yarattığı ve hükümran olduğu şey üzerinde eserini görürdük. Böylece, yaratıcıların iradelerinin farklılığından dolayı yaratma kanun ve yöntemleri farklılaşır ve çatışırdı. Ve doğal olarak, evrenin toptan yok olmasına neden olurdu. Bu evrensel delile Kur'an gök ve yerden bahsederek şöyle işarette bulunur: "Eğer, yer ve gökte Allah'tan başka bir tanrı olsaydı, ikisi de fesada uğrardı. Arşın Rabbi olan Allah, onların vasıflandırdıklarından münezzehtir.' (Enbiya, 22)
Diğer bir ayette ise şöyle der: "Allah çocuk edinmemiştir. O'nun yanında hiçbir tanrı yoktur. Olsaydı, her tanrı kendi yarattığı ile beraber gider ve birbirinden üstün olmaya çalışırlardı. Allah, onların vasıflandırdıklarından münezzehtir." (Müminun, 91)
Evrenin birliği delilinden yola çıkarak yüce Rabbin birliğine varma, sağlam insan aklının kabul ettiği bir şeydir. Akıl, çokluktan birliğe gitmeyi öngörür. Birçok nedenden bir nedene ulaşmaya çalışır. Nedenlerin nedeni O'dur. Bazı filozoflara evrenin yaratıcısına ilk illet dedirten de budur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder